İrlanda’da Eğitim yazı dizisinin üçüncü bölümünde bugünkü konumuz İrlanda kültürü. Eğer İrlanda kültüründen söz etmek istiyorsak, öncelikle İrlanda’nın tarihinden kısaca bahsetmemiz doğru olur. Tarihte ilk defa Keltlerle başlayan İrlanda tarihinde Roma, Viking, Normanlar ve İngilizlere kadar birçok medeniyetin ve milletin tarihine de rastlarız. Bu sebeple İrlanda, eğitim için öğrencilere çeşitlilik sunduğu kadar tarihi eserleri, müthiş kaleleriyle turistik ve yeni bir kültür tanıma fırsatı da sunuyor.
6 Aralık 1921’de İngiliz-İrlanda Anlaşmasından 1 yıl sonra tam bağımsızlığa kavuşan İrlanda Cumhuriyeti, 1 Ocak 1973’ten beri Avrupa Birliği’ne üye bir devlettir.
İrlanda’da Yeme-İçme Kültürü
İrlanda kültürünü anlatmaya yemek kültüründen başlarsak iyi olur. Aslında biz Türkler olarak zengin bir mutfağa sahip olduğumuz için Batılı ülkelerin yemek kültürleri bize bazen çok yavan gelebiliyor. Aynı şekilde İrlanda mutfağında da aşırı bir yemek kültürü yok, Avrupa’daki mutfaklarla benzerlik göstermekle beraber en fazla karşımıza çıkan tarım ürünü patates. Hatta patates ile ilgili Osmanlı-İrlanda ilişkilerini ilgilendiren bir konu bile vardır. Kısaca bahsedelim; İrlanda 1845 yılında büyük bir kıtlığa girdiğinde yaklaşık 1 milyon kişi açlık, hastalık ve temel gıda maddelerine ulaşılamaması sebebiyle hayatını kaybetti. Osmanlı padişahı Abdülmecid ise 1847 yılında İrlanda’ya yardımda bulunarak 4.000 Sterlin değerinde buğday ve patates göndermiştir.
Yemek kültüründe patatese ek olarak ünlü yemeklerin arasında Shepherd’s Pie ve Cottage Pie sayılabilir, ayrıca Irish Christmas Pudding(Yılbaşı Pudingi) de meşhur denebilir. Ama bunun internette tarifini aramanıza gerek yok. Çünkü bu pudingin sabit ve net bir tarifi yok. Bu yemekler haricinde Irish Stew de bildiğimiz güveç yemeğinin İrlanda versiyonu sayılabilir. Ama son olarak Irish Breakfast da İrlanda’da restoranlarda en sık karşılaşacağınız kahvaltılardan birisidir.
Ayrıca ünlü Guinness biralarına da haksızlık etmeyelim. Özellikle Türkiye’de çok alışık olmadığımız bir bira Guinness. Daha doğrusu tat olarak öyle. Daha koyu ve daha köpüklü bir biradır. Hatta Dublin’de bulunan Guinness fabrikasında tura da katılabilirsiniz, burada size ücretsiz bira da ikram edildiğini hatırlatalım. İrlandalılar için Guinness’in ne kadar önemli olduğunu bir kitapta geçen şu sözlerle kanıtlayalım : “Bir erkek İrlanda’da bir kadın ve Guinness arasında tercih yapmak zorunda kalırsa düşünmeden Guinness’i tercih eder”
İrlanda Şehirlerinde Kültür, Sanat ve Müzik
İrlanda’nın şehirlerine ilk olarak Dublin’den başlayalım. Belki okuyunca şaşıracaksınız ama, bu şehir Paris ve Londra’dan sonra Avrupa’da en fazla ziyaret edilen başkent olma özelliğini taşıyor. İrlanda’da ulaşımın merkezi olan şehirde ülkenin her noktasına tren bulunur ve aynı şekilde Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Amerika’ya birçok uçuşun bulunduğu havalimanı da Dublin’de bulunmaktadır.
Dublin’de sosyal hayat ise oldukça hareketlidir. İrlanda fotoğrafları genelde kapalı havaya sahip, bulutlu, karlı, kasvetli görüntülere sahiptir. Ama gerçekte, yani sokaklarda durum hiç böyle değil. Hem gündüz hem gece çok renkli bir hayata sahiptir. Özellikle iyi bir gece hayatı için size Temple Bar’ı öneririz. Hem uluslararası öğrencilerin hem de turistlerin en fazla görmek istediği, ziyaret ettiği yer Temple Bar’dır. Gece hayatı haricinde eğer kahvenizi elinize alıp kitap okumak ya da yağan yağmuru kasvetli havayı seyretmeyi seven bir insansanız İrlanda adeta biçilmiş kaftandır diyebiliyoruz. Neden ? Çünkü Avrupa’da olduğu gibi burada da kahve kültürü çok gelişmiş durumda ve bir çok kahve dükkanına rastlıyorsunuz.
Biraz da müzik kültüründen bahsedelim. Enya, The Corrs, The Cranberries, U2, Sinead O’Connor gibi grupları az çok biliriz. Bu grupların İrlanda kökenli olmasından dahi ne kadar zengin bir müzik kültürünün olduğunu anlayabiliriz. Özellikle keman, gitar, gayda ve flüt gibi çalgılardan oldukça esinlenen İrlanda’da sıklıkla Irish Publara rastlayabilirsiniz. Size önerimiz bu publardan birinde arkadaşlarınızla vakit geçirmeniz. O atmosferi burada anlatmak zor, gerçekten gidip yerinde görmek daha iyi olur.
İrlanda deyince hep Dublin’den, rock müzikten, publardan bahsediyoruz ama biraz daha Dublin’in dışına çıkıp yeşil çayırlara ve diğer şehirlere gitmemiz de gerekiyor. Aslında İrlanda Dublin dahil 11 şehirden oluşuyor ama Dublin haricinde en yoğun nüfusa sahip şehirleri Limerick ve Cork.
Öncelikle Cork’tan bahsedecek olursak bu şehrin toplam nüfusu şu an 120.000 civarındadır. Burada Dublin kadar yoğun bir sosyal hayat olmasa da görülecek tarihi yapılar çokça mevcut, bunların başında St.Finbarre’s Katedrali, Cork Belediye Binası, St. Anne’s Shandon Kilisesi gibi yapılar bulunmaktadır. Şehir nüfusu az ya da sosyal hayat yeterince yok diye havalimanını pek küçümsemeyin, çünkü bu şehirde Avrupa ve Kuzey Amerika’nın 38 noktasına 15 havayolu çalışmaktadır.
Diğer bahsedeceğimiz şehir ise Limerick. Hani filmlerde görürüz ya, orta çağ şatoları, kallavi kiliseler ve yoğun heybetlilik. İşte bu durumu yaşayacağınız şehirlerden birisi de Limerick’tir. Limerick’te de Foynes Flying Boat Museum, Hunt Museum, St John Kalesi, St Mary Katedrali ve Abbey Nehri gibi görmeye değer bir çok yapı bulunmaktadır.
Kısacası adı sanı Dublin ya da diğer Avrupa şehirleri kadar duyulmadığı için hiçbir şey yok zannetmeyin. Cork ve Limerick’te de bir öğrencinin yapabileceği çokça aktivite ve görülecek yer bulunmaktadır. Zaten sadece o görkemli şatolar ve katedralleri görmek için bile gidilebileceğinizi düşünüyoruz
Moher Falezleri
Canlı bir şehir hayatı sunan İrlanda, şehirden uzaklaşmak veya doğa harikası bir manzara izlemek isteyenlere de imkanlar sunuyor. Atlantik Okyanusu’na kıyısı bulunan Moher Falezlerine günlük tur otobüsleri ile ulaşabilirsiniz.
Falezlerde yürürken mükemmel bir okyanus manzarası eşliğinde o kayaların vahşi güzelliği, dalgaların kayalara vuruşunun çıkardığı o güçlü seslerle ruhunuzu dinlendiriyor ve dünyanın ne kadar güzel bir yer olduğunu bir kez daha anlıyorsunuz.
Harry Potter serisinde Melez Prens’in bir sahnesi de Moher Falezleri’nde çekilmiştir.